Kurumsal
AKŞEHİR
Tarih boyunca hep önemli bir yerleşim, ticaret, kültür merkezi olan Akşehir'e ait ilk arkeolojik bulgular Neolitik Dönem'e kadar uzanıyor. Akşehir Helenistik dönemde Phrygia tiranı Philomelos tarafından kuruldu. İlk yerleşim alanı bugünkü kentin kuzey-batısında, sultan dağının kuzey yamaçlarındaydı. Kent roma döneminde Philomelium (Bal Sevenler) adını aldı.Uzun süre Selçuklu ve Osmanlı egemenliğinde kalan Kent.
Birinci Dünya Savaşı sonrası galiplerin işgal ettiği Anadolu topraklarından gönderilmeleri için Ulusal Kurtuluş Savaşı başladığında,Mustafa Kemal önderliğinde zaferle biten Sakarya Meydan Muharebesi’nden sonra Batı Cephesi Komutanlığı Karargahı Akşehir’e taşındı.24 Ağustos 1922 tarihine kadar Akşehir’de kalan Batı Cephesi Karargahı, Büyük Taarruz için Afyon’a doğru yola çıktı.
Masmavi gökyüzünün, yemyeşil doğayla buluştuğu; tarihi, efsaneleri, kültürü, dünyaca ünlü Nasreddin Hoca’sı ve güler yüzlü insanlarıyla, Akşehir kapılarını sonsuza dek sizin için açıyor.
Eğer unuttuğunuz renkleri ve sesleri yeniden yüreğinizin bir yerlerinde hissetmek isterseniz, bu şirin kente uğrayınız.Yapacağınız yolcukla farklı dünyalara dalıp sevginin, kardeşliğin o sınırsız denizinde yüzebilir; dahası büyük gül düşün ustası Nasreddin Hoca’yı tanıdıkça olaylara ve insanlara daha hoşgörülü, daha sevecen bakabilirsiniz.
Akşehir’e gelmeden önce, kafanızda oluşan Anadolu’nun sıradan bir ilçesi ile karşılaşacağınız düşüncesi, şehre ayak basar basmaz tamamen değişiveriyor.Buranın oldukça modern, eğitim düzeyi yüksek, zengin bir tarih ve kültür mirasına sahip bir kent olduğunu keşfediyorsunuz.Başka kentleri kıskandıracak güzellikte uzayıp giden bulvarlar, geniş meydanlar, parklar ve gezinti alanları…
Hele etrafa gülümseyen gözlerle bakan, misafirperver Akşehir insanı. ‘’Merhaba’’ diyen sıcacık tavrıyla,size kendinizi evinizde gibi hissettiriyor.
Heyecanlı, hatta büyüleyici ‘Gülmece Başkenti Akşehir’’ serüveniniz başlıyor.
Birinci Dünya Savaşı sonrası galiplerin işgal ettiği Anadolu topraklarından gönderilmeleri için Ulusal Kurtuluş Savaşı başladığında,Mustafa Kemal önderliğinde zaferle biten Sakarya Meydan Muharebesi’nden sonra Batı Cephesi Komutanlığı Karargahı Akşehir’e taşındı.24 Ağustos 1922 tarihine kadar Akşehir’de kalan Batı Cephesi Karargahı, Büyük Taarruz için Afyon’a doğru yola çıktı.
Masmavi gökyüzünün, yemyeşil doğayla buluştuğu; tarihi, efsaneleri, kültürü, dünyaca ünlü Nasreddin Hoca’sı ve güler yüzlü insanlarıyla, Akşehir kapılarını sonsuza dek sizin için açıyor.
Eğer unuttuğunuz renkleri ve sesleri yeniden yüreğinizin bir yerlerinde hissetmek isterseniz, bu şirin kente uğrayınız.Yapacağınız yolcukla farklı dünyalara dalıp sevginin, kardeşliğin o sınırsız denizinde yüzebilir; dahası büyük gül düşün ustası Nasreddin Hoca’yı tanıdıkça olaylara ve insanlara daha hoşgörülü, daha sevecen bakabilirsiniz.
Akşehir’e gelmeden önce, kafanızda oluşan Anadolu’nun sıradan bir ilçesi ile karşılaşacağınız düşüncesi, şehre ayak basar basmaz tamamen değişiveriyor.Buranın oldukça modern, eğitim düzeyi yüksek, zengin bir tarih ve kültür mirasına sahip bir kent olduğunu keşfediyorsunuz.Başka kentleri kıskandıracak güzellikte uzayıp giden bulvarlar, geniş meydanlar, parklar ve gezinti alanları…
Hele etrafa gülümseyen gözlerle bakan, misafirperver Akşehir insanı. ‘’Merhaba’’ diyen sıcacık tavrıyla,size kendinizi evinizde gibi hissettiriyor.
Heyecanlı, hatta büyüleyici ‘Gülmece Başkenti Akşehir’’ serüveniniz başlıyor.